Peygamber Efendimizin İsimleri ve Künyeleri
Peygamber efendimizin en çok söylenilen ismi Muhammeddir. Bu isim, Kurân-ı kerîmde Âl-i İmrân sûresi 144. âyette, Ahzab sûresi 40. âyette, Fetih sûresi 29. âyette ve Muhammed sûresi 22. âyetinde olmak üzere dört defâ geçmektedir. Saf sûresi 6. âyetinde ise Îsâ aleyhisselâmın ümmetine Ahmed ismiyle haber verdiği bildirilmektedir. Kurân-ı kerîmde Muhammed ve Ahmed isminden başka, Resûl, Nebî, Şâhid, Beşîr, Nezîr, Mübeşşir, Münzîr, Dâi-i ilallah, Sirâcen Münîr, Raûf, Rahîm, Musaddık, Müzekkir, Müdessir, Abdullah, Kerîm, Hak, Mübîn, Nûr, Hâtemün-Nebiyyîn, Rahmet, Nimet, Hâdi, Tâhâ, Yâsîn... diye anılmıştır. Bundan başka yine bâzıları Kurân-ı kerîmde ve bâzıları da hadîs-i şerîflerde bir kısmı da daha önceki peygamberlere gönderilen mukaddes kitaplarda geçmiştir. Daha önceki peygamberlere indirilen kitaplarda geçen isimlerin çoğu, sıfat olup, mecâzen isim sayılan kelimelerdendir. Bunlardan bâzıları da şöyledir. Dahûk, Hamyata, Ahid, Paraklit, Mazmaz, Müşaffah, Münhamennâ, Muhtar, Rûhûl-Hak, Mukimüssünneh, Mukaddes, Hırz-ul-Ümmiyyîn, Mâlum... Peygamberimizin ismi İncîlde Ahmed (Paraklit), Tevrâtta ise Münhamenna olarak geçmiş olup, Süryanicede Muhammed ismi karşılığıdır. İncîlde Peygamberimizin geleceği müjdelenip Paraklit kelimesiyle de ifâde edilmiştir ki, Ahmed ve Muhammed mânâsınadır. İncîl tahrif edilince bu kelimeler kasten değiştirilmiştir.
Peygamberimizin hadîs-i şerîflerinde ise Mâhi, Hâşir, Âkıb, Mükaffi, Nebüyyür-rahme, Nebiyyüt-Tevbe, Nebüyy-ü Melâhim, Kattâl, Mütevekkil, Fâtih, Hâtem, Mustafa, Ümmî, Kusem (her hayrı kendinde toplayan) isimleri geçmektedir. Bir hadîs-i şerîfte Sevgili Peygamberimiz; Bana mahsus beş isim vardır: Ben Muhammedim. Ben Ahmedim, ben Mâhiyim ki, Allah benimle küfrü yok eder. Ben, Hâşirim ki halk, kıyâmet günü benim izimce haşrolunacaktır. Ben, Âkıbım ki benden sonra peygamber yoktur. buyurdu.
Peygamberimizin hazret-i Hadîceden doğan ve küçük yaşta vefât eden oğlu Kâsımdan dolayı kendisine Ebül-Kâsım künyesi verilmiştir. Yine peygamberliğinden önce Ondaki doğruluk, îtimâd, emîn, güvenilir olması gibi sayılamayacak kadar üstün meziyetlerden dolayı Kureyş kabîlesi ona El-Emîn ismini vermiştir.