يَوْمٌ مِنَ الأَيَّام عادَ جُحا مِنْ مَزْرَعَتِه عَلَى حِصانِهِ،
Günlerden bir gün Nasrettin Hoca atı üzerinde çiftliğinden döndü.
فَقالَ لِزَوْجَتِه : هَلْ أَطْعَمْتِ الحَيَوانات؟
Hanımına dedi ki:Hayvanları yemledin mi?
فَقالَتْ زَوْجَتُه : نَعَمْ ، أَطَعَمْتُ الْقِطَّ والْكَلْب ..
Bunun üzerine hanımı dedi ki: Evet, kediyi ve köpeği yemledim
وَلِكْن لَمْ أُطْعِمِ الْحِمار .. فَقُمْ أَنْتَ بِذَلِكَ.
Fakat eşeği yemlemedim, kalk bunu sen yap.
قالَ جُحا : هَذا مُسْتَحيل .. لَنْ أَقوم أَنا بِذَلِك!
Nasrettin Hoca dedi ki: Bu imkansız.. Ben bunu asla yapmayacağım!
فاخْتَلَفَ جُحا مَعَ زَوْجَتِه عَلَى هَذا الْمَوْضوع.
Bu konu üzerinde Nasrettin Hoca hanımı ile ihtilaf etti.
أَخيرًا قالَتْ زَوْجَتُه : مَنْ يَتَكَلَّمْ أَوَّلاً يُطْعِمِ الْحِمار .
Sonunda hanımı dedi ki: Kim önce konuşursa eşeği yemler.
فَوافَقَ جُحا على ذلك، وَجلَسَ صامِتًا لا يَتَكَلَّم.
Nasrettin Hoca bunu kabul etti, sessizce oturdu ve hiç konuşmadı.
بَيْنَما ذَهَبَتْ زَوْجَتُه لِزِيارَة أَهْلِها.
Öte yanda hanımı ailesini ziyarete gitti.
في هَذِهِ الأَثْناء، دَخَلَ لِصٌّ بَيْت جحا ، وَسَرَقَ كلَّ شَيْء فيه.
Bu esnada, hırsız Nasrettin Hoca'nın evine girdi ve her şeyi çaldı.
وَجُحا يَنْظُر إلَيْه وَلا يَتَكَلَّم ،
Nasrettin Hoca ona bakıyor ve konuşmuyordu.
وَعِنْدَما عادَتِ الزَّوْجَة، وَجَدَتْ أَنَّ الْبَيْت قَدْ سُرِق.
Hanım eve döndüğünde, evin çalınmış olduğunu gördü.
فَصاحَتْ وَقالَتْ : ما الَّذي حَدَث يا جُحا؟!
Bunun üzerine çığlık atarak dedi ki: Hoca ne oldu ? !
هُنا ضَحِكَ جُحا ، وَقال : اذْهَبي وَأَطْعِمي الحِمار.
Burada Nasrettin Hoca güldü ve dedi ki: Git ve eşeği yemle
Bu konuyu görüntüleyen üye yok.